Ülkemizde kadın cinayetleri almış başını gitmiş, ama ısrarla ne siyasi partiler ne de sivil toplum örgütleri hiç birisi bu konuda düzenlli bir çalışma yapmıyor.
Bu konuda ilk ve tek tutarlı çözümü biz yazdık bu linkten okuyabilisiniz
Evet, kadın cinayetleri öyle bir rutin hal aldı ki, artık kimse bırakın mevcut kadın cinayetlerini durduracak şeyler yapmayı olası kadın cinayetlerine sebep olacak şeyleri bile görmüyorlar. Sadece kadına değil, her hangi birine öldüresiye saldırı yapan biri muhtemelen devlete yük olmasın ve ceza evlerinde yer yok denerek serbest bırakılıyorlar ve bunun böyle olduğunu ana muhelefetten kimse de dile getirmiyor.
Eril faşizm ve şiddet almış başını gidiyor Türkiye'de ve ne sol liberaller, ne de sosyalist sol ne de sağ da milliyetçiler muhafazakar ne de Atatürkçü cumhuriyetçi siyasetten ne gazeteci ne de siyasetçi kimse özellikle sosyal medya ile bu yükselen eril faşizme karşıt bir mesaj vermiyorlar.
Mesela, şu aralar eski cinayet hükümlüsü Bayhan'ın bir erkeğin bir kadına takıntılı bir aşk halini anlatan Tiryakinim şarkısını yeniden yorumlamasını bu minvalde kimse ele alınmıyor.
Oysa bu şarkı takıntılı ve şiddet eğilimli erkeklere motivasyon olacak bir içeriğe ve söyleyişe sahip ve şarkı söyleyen de bu takıntılı kişiye bu konuda ilham kaynağı olabilir; çünkü Bayhan cinayetten hüküm giymiş birisi.
Şarkıyı da normal bir şekilde değil adeta kafası iyi bir adam gibi söylediği için de, şarkıyı severek dinleyen, ama reddedilen, boşanma aşamasında olan veya boşanmış erkekleri kadınlara karşı daha kontrolden çıkmış bir hale sokabili ve daha ısrarcı ve hatta insanı şiddete başvuracak bir tutuma sevk edecek bir tarza sahip. Bu konuda kimse de çıkıp ne söyleyene ne şarkı yazarına, bu şarkının bu yorumunda bu tür psikolojik sosyal bir riskler var diye uyarmıyor.
Aksine şarkının bu garip ve sorunlu yorumu yüceltiliyor sürekli. Bu gerçekten hastalıklı bir durum ve toplum olarak da duyarsızlık seviyemizin nerede olduğunu gösteriyor.
0 Yorumlar