{ads}

10/recent/ticker-posts

Ad Code

Diğer Projelerimiz

Türkiye'de Siyaset ve Halk Yolsuzluğunun Sebebi Fahiş Araba Fiyatları mı?


Malum son yıllarda ekonominin kötülüğü ülkemizde iki-üç şey üzerinden anlatılıyor, döviz fiyatları, inşaat odaklı ekonomi ve fahiş araba fiyatları.

Fahiş araba fiyatları ülkemizde yeni bir şey değil elbette 80-90'lardan bu yana ülkemizde ortalama sıfır araçlar ortalama bir şehirdeki ortalama bir ev fiyatına satılıyordu ve son ekonomik krizle tekrar bu seviyeye çıktı.

Ama biz internetle beraber son 10 yılda gördük ki, araba fiyatları özellikle ikinci el araba fiyatları yurt dışında bizim sıfır buzdolabı fiyatına yani 3000-5000 birim fiyatlara satılıyor.

Biz bu fiyatları asla hayal edemez hale nasıl getirildik bu ayrı bir konu elbette. Bildiğimiz temel gerçek 100 birim fiyatlık bir araca 150-200 hatta daha fazla birim fiyat vergi ödediğimiz.

Benzin fiyatları da çabası.. Dünya diğer ülkelerin 1 galon fiyatına yani 3.5-4 litre fiyatına   biz 1 litre benzin alıyoruz. 

Peki bu fahiş araba ve benzin fiyatlarının sosyal sonuçları nelerdir? Bunu hiç düşündünüz mü?

Yani son 50 yıldır araba üretimin tavan yaptığı bir dünyada bir ev fiyatına araba alan bir millet olarak bizler bu uğurda neleri feda ediyoruz.

Biraz derin düşününce bu karşılanması zor ama temel gereksinim olan şeyi elde etme yolunda milletimizin aslında ahlaken bir şeye zorlandığını görüyoruz.

Evet, o yol yolsuzluk ve sahtekarlık yolu.

Düşünün ki, ülkemizde en az %50'ye yakın insan asla toplu ulaşım kullanmak zorunda olmadığını ve mutlaka özel araca sahip olması gerektiğini düşünüyor.

Bu durumda bunu karşılamak için ise, yapmak gereken şey, ortalamanın çok üstünde bir gelir elde etmek. Çünkü ülkemizde hem araba fiyatları hemde yakıt fiyatları dünyaya göre ortalama 5-10 kat daha pahalı..

Yani asgari ücretle çalışırken sıfır bir araba sahibi olmak ve yeterli seviyede yakıt alıp rahat rahat kullanmak zor olduğuna göre, gerek özel sektörde nitelikli bir işçi, gerek memur, gerekse bürokraside gerekse siyasette ve gerekse işletme sahipliğinde bulunan insanların araba almak ve benzin koyup istediği gibi kullanmak için ortalamanın yani asgari ücretin en az 5-10 katı gelir elde etmesi gerektiği ortaya çıkıyor.

Çünkü araba sahibi olan kişi aynı zamanda harcama şekli bakımından da, başta benzin gideri olmak üzere diğer harcamaları ile sınıfsal olarak asgari ücretliden sınıfsal olarak tamamen olarak ayrılmak istiyor ve başka bir statüye geçmek istiyor.

Hal böyle olunca, sınıfsal piramidin en üstündeki zenginler ve ortasında orta halli sınıflar arasındaki rekabetin ana unsuru araba sahibi olmak ve sahip olunan arabanın kalitesi oluyor. Kullandığı aracın kalitesi ile bu sınıflarda yer edinmek isteyenler tüm iş hayatını buna göre kuruyorlar ve bunun için gerekli olan ahlaksız yolları da yapmayı başlıyorlar.

Çünkü üst sınıfta yer almak o seviyede bir araba almak bir ev sahibi olmakla eş değerde gerekli ve hatta öncelikli oluyor. 

Eşlerinde başka çiftlerle olan ilişkilerinde birbirlerine bakışlarında kullandıkları araç en önemli konulardan biri oluyor.

Bu sebeple ekonomik sınıfsal piramidin en üstünde, altında, ortasında bulunanların lüks bir daire fiyatına arabaya sahip olup kendi statülerini belirginlenştirmek istiyorlar.

Bu yolda vasat bir adam ayda asgari ücretin üzerinde benzin parası ödemesi için, bulunduğu iş hayatında agresif bir rekabette bulunması ve çok kazanması gerekiyor.

Çünkü, kıyaslamaya olarak örneğin bir Alman'ın son model bir Wolkswagen, Mercedes veya BMW ye 50.000 birim fiyat verirken bir Türk o araca 500 bin birim(TL) vermek zorunda.

Bunun normal şartlarda bir çalışma ile karşılanması zor zor olduğu için kişinin standart bir iş hayatı ve standart sayılan bir iş ahlakının dışına çıkması gerekebilir memur olsa bile.

Bu noktada yolsuzluk yani iş hayatında sahtekarlık yapması gerekiyor olabilir.

Kişinin bu yolsuz iş hayatını seçme kararını vermesinde zaten fahiş araba fiyatları başta olmak üzere dışarda yeme içme ve diğer şeylerdeki fahiş fiyatlar zaten kişiyi motive ve karar verdici olacaktır ama esas etken kaliteli sıfır bir araba olacaktır

Böylece kişi piramidin üstlerinde bir yerde yaşamak isteği için, artık standart bir şey olarak gördüğü ev fiyatına da sıfır bir aracı alma ve istediği her yere o araçla gitme özgürlüğünü elde etmek için iş ahlakının dışına çıkmayı bir zorunluluk olarak görmekle başbaşa kalacaktır.

Bu kişiyi esnaf, iş adamı, yönetici, memur, işçi veya bürokrat düzeyinde düşünürseniz buna siyasetçileri de eklerseniz özel sektör ve devlet ekseninde bu iş hayatı rekabetinde iyi bir araba ve ulaşım konforu için her türlü hırsızlığı yapmaya bu statüdeki kişiler teşvik bu fahiş ÖTV li araba fiyatları teşvik edecektir.

Buna ek olarak ülkemizde yüksek kaliteli araç kullanma; kendini topluma güçlü gösterme ve diğer insanların bu araçla koşulsuz saygısını almak için bir araç olduğu için, sonuçta insanlar kadın erkek araç sahibi olma konusunda çok agresifler ve bunun için ahlaki değerlerini çiğnemeye ve yolsuzluk yapmaya hazırlar.

Bu da toplumsal yolsuzluğun en temel sebeplerinden biri.

Yorum Gönder

0 Yorumlar

Yorumlar