Yine bir üretici toptancı sebze haberleri ile sarsıldık. 17 günlük tam kapanma sebebiyle semt pazarları açılmadığı için elde kalan sebzeler, üreticiler/toptancılar tarafından para etmediği söylenerek çöplere döküldü.
Yıllardır yarayan bir kana pardon kanayan bir yara bu. Esprisi bile çok kötü ama çözümü kimse söylemiyor. Oysa çözüm çok basitti ve maalesef bu yapılmadı ve hala yapılmıyor.
Evet, çözüm çok basit; Akdeniz ile Marmara arasına yük treni hattı yapılması
Aslında fahiş fiyat denen şeylerin sebebi söylendiği gibi de değil. Sebze ve meyveler aracılar yüzünden fahişleşmiyor. Tek bir ana sebebi var, o da pahalı nakliyat. 3. köprününde açılması ile beraber bu nakliyat giderleri katlandı çünkü kamyonlar 100 km fazladan yol yapıyorlar ve ayrıca 3. köprüye 200 tl para ödüyorlar.
Şimdi kaba bir hesapla kamyon şoförünün maaşı, akdeniz ile marmara arası 700 km yolun benzin masrafı ve İstanbul'a girişteki ücretleri toplarsak, aslında 50 kuruşluk domatesin 3-4 katına bile sadece nakliye giderleri ile ulaştığını tahmin edebiliriz. Yani 50 kuruşluk domates İstanbul'da hale gelince zaten 1,5-2 tl maliyete erişiyor.
Bundan sonraki süreçte de eğer markete gidecekse bu bir gider yine veya pazara gidecekse bu da bir nakliye gideri Sonuç olarak 50 kuruşta kilo başına bu gideri sayarsanız domates 2-2.5 lira oluyor. Bunu üzerine hal gideri aracıyı da koyarsanız fiyat 3-3.5 TL olacaktır ve pazarda bu domatesi satanlar 5 liraya satıyorlar daha çok satıp sürümden kazanırken ama marketler 7-10 liraya kadar çıkıyorlar ziyan olacakları da hesaplayıp fiyata ekleyince.
Eğer Akdeniz - Marmara arası nakliye gider yük treni çözümü ile düşürülürse, 50 kuruşluk domates en fazla 1 TL'ye gelecek ve halden çıkışı en fazla 1.5 tl olacak pazarda satış fiyatı 2.5 markette ise 4-5 tl olacaktır. Yani fiyatlar %50 düşecektir.
Akdenizden Marmara'ya ve en azından Doğu Anadolu'nun başlangıcı olan Sivas'a kadar en azından iki yük treni hattı yapılırsa buraya üreticiden çıkan ürünelr kamyon yerien yük treni ile daha ucuz ve çevreci ve güvenli şekilde ulaştırılabilir
Tabii buna kamyon şöförlerinin işini elinden almak olarak bakılacağı için karşı çıkılacaktır ama bununda çözümü var.
İstanbul veya Akdenizde yük treni olan noktada yükleme ve boşalma depoları kurulacağı için burda 1000'lerce şöför çalışabilri sabit olarak.
İstanbul'da özellikle hem Halkalı civarında hemde Pendik civarında İBB tarafındna yapılıp işleticek tren hattı civarında olacak iki yeni ile ki bunlar soğuk hava deposu veya yer altı deposu şeklinde inşaa edilebilir buralarda Akdeniz'den gelen ürünler sağlıklı şekilde muhafaza ediliğ ve avrupa ve anadolu yakasına servis edilebilir.
Sonuç olarak, ulaşım gider ve buna ek olarak aracılar yüzünden sebze ve meyve piyasasının nakliyecilerin ve hacilerin keyfine bırakılmaması gerekiyor. Sebze ve meyve tedariğide temel bir ihtiyaçtır ve bu tür bir tren taşımacılığı ile Ulaştırma Bakanlığı ve belediyeler bünyesine sorun çok kolayca çözülebilir.
0 Yorumlar